top of page
unsplash-_0sEjWfAK3Q_edited.jpg

Neden Dil ve Ruh?

“Dil ve Ruh” kelimesi Türkçe kökenli olup tam anlamıyla “dil ve ruh” anlamına gelmektedir.

Ancak benim terapötik çalışmalarımda bu isim sadece bir çeviriden daha fazlasını ifade ediyor; psikoterapinin özünde ne olduğunu özetliyor:

 

İçsel deneyim ile dışsal ifade, hissedilen ile söylenebilecek arasındaki diyalog.

 

Aynı zamanda bu ismin daha derin bir anlamı da var:

 

Osmanlı ve Fars şiirinde “dil” sadece dil olarak değil, aynı zamanda “gönül”, yani aşkın, duygunun ve iç dünyamızın merkezi olarak da anlaşılmıştır.

 

Bu başlık özellikle seçildi; çünkü terapötik çalışmalarımın odak noktası insan ve onu duygusal, zihinsel, dilsel ve kültürel olarak hareket ettiren her şeydir.

 

“Dil” sadece dilin veya yüreğin değil, aynı zamanda bazen adını koyamadığımız ama içimizde konuşanın da adıdır.

“Ruh” – ruh – hassas, kırılgan, derin, bazen acı çeken ama aynı zamanda büyüyebileni temsil eder.

 

“Dil ve Ruh” kelimelerin ruha yeniden ulaştığı, ruhun da kendi içsel deneyimiyle yeniden bağlantı kurduğu bir alanı temsil ediyor.

 

Çalışmalarımda uzmanlığımı insaniyetle, yapıyı empatiyle birleştiriyor ve kişisel gelişimin, iyileşmenin ve kendini anlamanın gelişebileceği güvenli bir çerçeve oluşturuyorum.

 

"Dil ve Ruh" bir isimden daha fazlasıdır. Kalbin dilinde kendinizle karşılaşmaya bir davettir.

bottom of page